İlk Tutuklanma, Hapishane Hakkındaki Düşünceler ve Bu Zamanlarda Yazdığı Bestelenmiş Şiirler

    1930'lu yıllar ilk toplumsal gerçekçi denemelerinin yayımlandığı ve Nazım Hikmet ile tanıştığı bir dönemdir. Yazı süreci hızla devam etmektedir; ancak ikinci bir ihbar, bu sefer onun tutuklanmasına yol açacaktır. Aydın Erkek Sanat Mektebi'nde bulunan Türkiye Kominist Partisi'nin Kızıl İstanbul adlı gazetesi, onun öğrenciler üzerinde yıkıcı etkisi olduğu ihbarı ile tutuklanmasına neden olur. Söz konusu parti ile ilişkisi olmadığından dava beraatle sonuçlansa da, 3 ay süren tutukluluğu, onun eserlerindeki karakterlerin oluşmasında önemli bir yer edinir.

    1931 senesinde Konya'ya atanır. Burada annesi ve kız kardeşi ile birlikte yaşayan Sabahattin Ali; hem Almanca öğretmenliğine devam eder, hem de kalemini işletir. Yazdıklarını bir taraftan da dergi ve gazetelere gönderir. En önemli eseri olan "Kuyucaklı Yusuf" bu dönemde Yeni Anadolu gazetesinde 15 sayı kadar tefrika edilmiştir. Ücretini alamayınca tefrika yarım kalır ve bir ihbara daha maruz kalır. Bir arkadaş meclisinde okuduğu Memleketten Haber isimli şiiri Atatürk'e hakaret içerdiği gerekçesi ile hakkında dava açılır.

    Cumhurbaşkanına ima yoluyla hakaretten hüküm giyen Sabahattin Ali için Konya ile başlayan hapis günleri Sinop ile devam eder. 26 Aralık 1932 senesinde tutuklanan, 29 Ekim 1933'te cezası bağışlanan Sabahattin Ali'nin hapishaneye dair görüşlerini "Duvar" hikâyesindeki şu satırlar çok güzel ifade etmektedir;
"Bir mahpusu dünya ile hiç alakası olmayan bir zindana kapamak, ona en büyük iyiliği yapmaktır. Onu en çok yere vuran şey, hürriyetin elle tutulacak kadar yakınında bulunmak, aynı zamanda ondan ne kadar uzak olduğunu bilmektir."

    Sinop Cezaevi, maalesef pek çok yazarımızın o "deli dalgalar" a dayanmaya çalıştığı bir yer olarak tarihteki yerini alırken, Sabahattin Ali'nin kaleminden Hapishane Şarkısı adlı şiirler çıkmış, "Göklerde Kartal Gibiydim" ve "Aldırma Gönül" bugün her dilde ve gönülde yer eden nağmeler olarak bestelenmiştir. 

Göklerde Kartal Gibiydim
Göklerde kartal gibiydim.
Kanatlarımdan vuruldum;
Mor çiçekli dal gibiydim,
Bahar vaktinde kırıldım.
Yar olmadı bana devir,
Her günüm bir başka zehir;
Hapishanelerde demir
Parmaklıklara sarıldım.
Coşkundum pınarlar gibi,
Sarhoştum rüzgarlar gibi;
İhtiyar çınarlar gibi
Bir gün içinde devrildim.
Ekmeğim bahtımdan katı,
Bahtım düşmanımdan kötü;
Böyle kepaze hayatı
Sürüklemekten yoruldum.
Kimseye soramadığım,
Doyunca saramadığım,
Görmesem duramadığım
Nazlı yarimden ayrıldım.

Aldırma Gönül
Başın öne eğilmesin
Aldırma gönül aldırma
Ağladığın duyulmasın
Aldırma gönül, aldırma 
Dışarda deli dalgalar
Gelip duvarları yalar
Seni bu sesler oyalar
Aldırma gönül, aldırma 
Görmesen bile denizi
Yukarıya çevir gözü
Deniz dibidir gökyüzü
Aldırma gönül, aldırma 
Dertlerin kalkınca şaha
Bir sitem yolla Allah'a
Görecek günler var daha
Aldırma gönül, aldırma 
Kurşun ata ata biter
Yollar gide gide biter
Ceza yata yata biter
Aldırma gönül, aldırma

Yorumlar

  1. Sabahattin Ali'nin bestelenmiş bir çok şiiri var ve ben en çok Sezen Aksu'nun seslendirdiği Çocuklar gibi adlı şiiri seviyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sizin için :D
      https://www.youtube.com/watch?v=OZ-W9sKJKHg

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Mayıs Ayı, Mayıs Şiiri

Sabahattin Ali'nin Çocukluğu ve Ailesi

Nâzım Hikmet'in Kürk Mantolu Madonna Eleştirisi ve Sabahattin Ali'nin Telif Sıkıntısına Cevabı